Dün gece geç saatlerde yakın bir arkadaşımdan Whatsapp mesajı geldi.
Gelen mesajda edepsiz ve terbiyesizin dik alası benimle ilgili sosyal medyada bir paylaşımı yapmış.
Paylaşımda bir kaç gün öncesine kadar yanımda çalışan İsmet Çiğit’in benimle ilgili sarfettiği sözlere yer vererek aklınca beni itibarsızlaştırmaya çalışmış.
Çok muhafazakar görünüp, dini vakıf kurup, o vakıfın paralarıyla 900’lü hatları arayanların yaptığı bu paylaşım hiç umrumda değildi aslında.
Ben, benimleyken beni yere göğe sığdıramayan İsmet Çiğit’in bunların eline malzeme vermesine üzüldüm doğrusu.
Paylaşımda İsmet Çiğit şöyle demiş;
‘’Sonra 3 yıl, rahmetli Güngör Arslan ile birlikte oldum. Hayalleri vardı Güngör’ün... Ege’de bir ada satın alacak, o adada deniz kenarında birlikte mangal yapacaktık. Yapamadık…
Sonra 10 ay, Tahsin Keskin’le birlikte oldum. Tahsin’in de çok büyük planları vardı… Çok büyük bir şirket kuracak, merkezini İstanbul’a taşıyacaktı. İstanbul’daki en lüks plazada şirketin merkezi olacak, Tahsin ön tarafta boğaz manzaralı odada, ben arka tarafta orman manzaralı odada çalışacaktım. Bunu da yapamadık…’’
Bu cümleler Tahsin Keskin de Güngör Arslan gibi hedeflerine ulaşamamış biri, diye algılanmış.
İsmet Ağabey, bu cümleleri anlamadan mı yoksa bana çamur atmak için mi yazdı gerçekten ben de anlamadım.
Niçin böyle cümleler kurdu bilmiyorum ama kendisine her zaman olduğu gibi ilkokul öğrencisine anlatır gibi tek tek, tana tane anlatacağım.
Ancak bundan sonra bazı şeyler ima etmeye kalkarsa bu kadar naif olacağımın sözünü veremem elbette.
10 aydır anlattığım konuyu bir daha anlatayım sana Üstad;
Bizim kuracağımız e-ticaret şirketinin marka başvurusu Haziran 2021 yılında yapıldı.
Bir ticari markanın önce Türk Patent Enstitüsüne marka başvurusu yapılır, onaylandıktan sonra da şirket kurulur.
Çünkü marka tescili yapmadan bir firma kurarsanız o şirketin kanun önünde hiçbir hükmü yoktur. (Tıpkı Kocaeli’deki bazı yerel gazeteler gibi)
Peki, biz ne yaptık?
İlk önce marka başvurusu yaptık.
Türk Patent Enstitüsüne yaptığımız marka başvurumuza Türkiye’nin en büyük e-ticaret markalarından biri üst üste iki kez itirazda bulundu.
Her iki itirazın süresi ortalama 6 ay sürdü. Yaklaşık bir yıldır süren hukuk mücademizden sonra 3 Eylül 2022 tarihinde markamız Türk Patent Enstitüsü tarafından onaylandı.
Ancak resmi yazı sen bizim şirketten ayrıldıktan 3 gün sonra (31 Ekim 2022 Pazartesi günü) bize geldi.
Allah’ın işine bakar mısın, sanki senin bizden ayrılmanı bekliyormuş gibi…
Biz de aynı gün tescil edilen markamızın son harç ücretini yatırarak resmi olarak markamıza kavuşmuş olduk.
Bundan sonra şirket kurulma aşamasını gerçekleştireceğiz inşallah.
Şimdi sen hangi şirket merkezinin İstanbul’a taşınamadığından, yapamadığımızdan bahsediyorsun?
Daha ortada kurulmuş bir şirket bile yok!
Şirket kurulduktan sonraki hayallerimiz elbette çok büyük, ama o hayaller içerisinde maalesef sen yoksun Üstad.
Yine de sana anlatabildiğimi sanmıyorum ama neyse!
Bu arada, söz markadan açılmışken senin yazdığın o haber sitesinin marka tescili var mı acaba?
Bu marka tescil işi şakaya gelmez Üstad!
Adamın biri gelir, noterden bir ihtar çeker dımdızlak ortada kalırsınız maazallah.
Benden söylemesi!