FETHİYE CADDESİ’NDE NELER OLUYOR?
Son bir kaç günde İzmit’e bağlı Fethiye Caddesi üzerinde resmen kıyamet kopuyor.
Bu iş nedir, neyin nesidir, diye birkaç görüşme yaptım, işin aslını öğrendim.
Olay şu;
Fethiye Caddesi ile İstiklal Caddesi’nin kesiştiği noktada arsası olan Vakif İşhanı yönetimi, burada yapımına başladığı iş merkezi inşaatına ulaşacak inşaat kamyonları ve beton makineleri için ne İzmit Belediyesi’nden ne de Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nden izin alamıyor.
Vakif İşhanı yöneticileri, Fethiye ve İstiklal Caddeleri yapılırken iş merkezinin inşaatına zamanında başlayamayınca inşaata giden yolları bozdurmak istemeyen İzmit Belediyesi ile Yürüyüş Yolu’nun bozulmasını istemeyen Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, inşaata gidecek yol için izin inşaat firmasınıa yol izni vermiyor.
İzmit Belediyesi, zaten zamanında bitiremediği için esnaftan büyük tepki çeken Fethiye Caddesi’nin yeniden bozulmasını istemiyor.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi de Yürüyüş Yolu’nun estetiğini bozacağı gerekçesiyle inşaat kamyonları ve beton makinelerine yol izni vermiyor.
İşin garip tarafı inşaata gidecek yol izni için Emniyet Müdürlüğü’nden izin alan Vakif İşhanı yöneticileri, bu yol güzergahının Fethiye Caddesi’nin üst tarafından verildiğini İzmit Belediyesi’ne bildirince İzmit Belediyesi de inşaata gidecek yolun Fethiye Caddesi’nin Yapı Kredi Bankası’ndan yukarıya doğru gelmesiı gerektiğini bildirmişler.
Yani Efe Petrol’den yukarıya girecek kamyonların Yürüyüş Yolu’nun ortasından geçerek Fethiye Caddesi’ne gelecek ve 100 metre ilerideki inşaat alanına girmiş olacak. İzmit Belediyesi bu önerii ile gelmiş olsa da Kocaeli Büyükşehir Belediyesi de ‘Yürüyüş Yolu’nu bozamam’ diyor.
Bu arada sorunu çözmek için İzmit Kent Konseyi (İKM) Başkanı Murat Öztürk, dün Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’ı aramış.
Problemin ortadan kaldırılması için Tahir Başkan’a telefonda önerilerde bulunan İKM Başkanı Öztürk'ün, verdiği cevaplar üzerine Tahir Başkan’dan fena fırça yediği öğrenildi.
Oysa burada mağdur olan Vakif İşhanı yöneticilerine de şunu sormak gerekmiyor mu?
Bir yıldan fazladır bu caddelerde çalışma yapılırken neden boş arsanızdaki inşaata başlamadınız?
Böyle bir sorunu nasıl öngörmezsiniz?
İnşaata giden yol sorunu nasıl çözülür bilmiyorum ama bir konuya daha dikkat çekmek istiyorum aslında.
İzmit’te kıyametlerin kopmasına sebep olan bu inşaatın sahibi vakıf ve arazisi konusunda da çok ilgnç iddialar var.
Vakif İşhanı yöneticileri dediğimiz bu kişiler aslında bu arsanın üzerinde daha önce kiracı iken şimdi mülk sahibi olan kişiler.
Şu anda burada inşaat yapan Vakıf İşhanı yöneticilerinin daha önce aynı yerde kiracı iken şimdi vakıf işhanında nasıl mülk sahibi olduklarını da ayrıca incelememiz gerekiyor.
Bunu da yol sorunu çözülünce dile getirelim artık.
-----------------------------------------------------------------
FATMA BAŞKAN NEREDE BİLEN VAR MI?
Kocaeli gerçekten çok ilginç bir kent.
Hele İzmit bambaşka bir yer.
İzmit'e bağlı Fethiye Caddesi üzerinde saçma bir konu üzerinde iki gündür çok ciddi tartışmaların yaşandığını görünce AK Parti ve CHP'den herkes tartışmanın tam ortasında iken bizim İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet'i gözlerim aradı doğrusu.
Normalde bu tür tartışmaların dışında kalmayan Fatma Başkan'ın neden sesi hiç çıkmıyor diye ufak bir araştırma yaptım.
Meğer bizim başkan yurt dışına uçmuş.
Hem de sessiz sedasız.
Kimse nereye ve niçin gittiğini bilmiyor bile.
İzmit’in Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, Almanya'ya gidiyor, ama bu kentte bunu bilen sadece üç beş kişi var.
Sanki Fatma Başkan her gün yurt dışına gidiyor da artık bunu kanıksamamamız gerekiyormuş.
Koskoca bir kentin belediye başkanı yurt dışına çıkıyor ancak bunun ne sebebi ne de kimlerin başkana eşlik ettikleri açıklanmıyor bile.
Tatile gittiyse eyvallah, kimseye bir açıklama yapma mecburiyeti elbette yok, ama başkan tatile gidiyor olsa bile bir bilgi verilmesi gerekmiyor mu?
Edinebildiğim en son bilgilere göre Fatma Başkan tatile falan da gitmemiş.
İzmit Belediyesi Strateji Geliştime Merkezi’nin planladığı bir organizasyonda Almanya’daki bazı belediyeler ziyaret edilip belediye çalışmaları yerinde izlenecekmiş.
Yani bu daha çok eğitim çalışması şeklinde planlanmış bir organizasyonmuş.
Ancak hangi belediyeler ziyaret edilecek, Fatma Başkan’a bu organizasyonda kimler eşlik ediyor, ne zaman İzmit’e dönecek, bunları bilen tek kişi yok.
Belediyede en yakınları bile benim bildiklerimden fazlasını bilmiyor.
Benim kentimin belediye başkanı nereye ve neden gidiyor bilmemiz en doğal hakkımız değil mi?
---------------------------------------------------------------
İYİ Kİ TANIDIM SENİ!
Kocaeli Zirve ekranlarında Pazartesi günü yayınlanan Spor Saati programının konuğu Gazeteci Yazar Hayrettin Albayrak’tı.
Proramdan önce Kocaelispor’un takipçi spor yazarı Zafer Onar, beni arayıp ‘’Hayrettin Albayrak’ın programa katılmasında bir sakınca var mı’’ diye sormuştu.
Çünkü 2 gündür Hayrettin Albayrak, beni hedef alan yazılar yazıyordu.
Pazartesi günü de ben onu hedefe koymuştum.
Daha birbirimizi hiç görmeden, tanımadan aramızda bir gerginlik oluşmuştu.
Pazartesi günü Zafer Onar’a ‘’Hayrettin Albayrak hakkında yazdığım bugünkü yazıdan sonra artık programa gelir mi bilmiyorum’’ dedim.
Doğrusu ben de merak ediyordum programa gelip gelmeyeceğini.
Programa yarım saat kala Hayrettin Albayrak, gazeteden içeriye girdi, direkt benim odama geldi.
Albayrak’ın, bana selam verdikten sonraki ilk sözü ‘’Gelmeyeceğimi mi sandın?’’ oldu.
Ben de gülümseyerek ‘’Hoş geldin’’ dedikten sonra onu onaylayan ‘’Evet’’ cevabını verdim.
Oturduk, programa 1 dakika zaman kalana kadar konuştuk.
Hayrettin Albayrak, çok hoş sohbet, düşündüğünü eğmeden bükmeden söyleyen bir o kadar hoşgörülü, barışçıl bir insan.
Kocaeli’deki meslektaşlarımız bir yazarı okuduğunu veya programlarını izlediklerini saklarken Hayrettin Albayrak, sözünün en başında Kocaeli Zirve’nin YouTube kanalından İsmet Çiğit ile günlük yaptığımız programları izlediğini ve hatta hiç kaçırmadığını söyleyecek kadar karakterli ve dobra bir adam.
Birbirimiz hakında yazdığımız yazıların kritiğini de yaptık.
Benimle ilgili yazdığı yazı son dönemlerin en çok okunan köşe yazısı olmuş. Kendisine ‘’Hiç değilse o yazının bu yönüne sevindim’’ diyerek gülüştük.
Hayrettin Ağabey için yazıda kullandığım ‘’Hadsiz’’ ifadesi için hicap duyduğumu kendisinin yüzüne karşı söylemesem de şimdi burada sizinle paylaşmak istedim.
İkimizde Karadenizli olunca bir anda parlamanın ne demek olduğunu o da iyi bildiği için aramızdaki buzların erimesi sadece birkaç dakika sürdü.
Benim kendisine en ufak bir kırgınlığım kalmadı.
Bu arada kendisinin aslen Trabzonlu olduğunu da o gün öğrendim. Ancak Trabzonsporlu değilmiş, ona üzüldüm. Hatta Türkiye’de en sevmediğim bir başka büyük kulübe sempatisi varmış.
Sonra Zafer Onar ile Spor Saati programında 1 saatten fazla yayında kaldılar ve çok güzel bir programa imza attılar.
Yayından çıktıktan sonra saat 20:00’de Kocaeli TV.’de kendisinin hazırlayıp sunduğu ‘’Top Ağalarda’’ programına yetişmek için bürodan uğurlarken beraber bir program yapacağımızın sözünü birbirimize verdik.
İyi ki geldin, iyi ki seni tanıdım Hayrettin Ağabey.
