Devre arası tatili bitiyor ve ikinci yarı artık bu hafta başlıyor.
İlk yarının son maçını kendi evimizde oynamıştık ve Ankara Demirspor’a 4-2 mağlup olmuştuk.
Ankara Demirspor maçı hala aklımdan çıkmıyor.
Bazı maçlar vardır ya kafanızı çok bulandırır işte Demirspor maçı da o maçlardan biri.
Ödüllü hocamız sayesinde sağ olsun maçı kaybetmiştik.
Tabi ki lig uzun maraton telafi edebiliriz ayrı bir şey ama bu ödüllü hocamızla işimiz zor.
Diyeceksiniz ki takım ikinci sırada, kazanıyoruz falan.
Onlara eyvallah ama ödüllü hocamızın oyunu okuyamama sıkıntısı var, haliyle yanındaki yardımcılarının da.
Saha içerisinden bazı şeyleri göremiyor olabilirler çıksınlar protokol veya basın tribününe oradan maç izlesinler daha iyi gözüküyor her şey şeffaf açık ve net.
Hangi futbolcu ne yapıyor, ne kadar koşuyor veya koşmuyor, hakem neler yapıyor kararları doğru mu yanlış mı?
Bunların hepsini görürler daha sağlıklı karar verirler benden söylemesi.
Ama yaptığı bazı akıl almaz işler bize zarar verebilir.
Neyse konumuza dönelim.
İlk yarının sonunda Bucaspor’un ardından ikinci sıradayız aynı puanla.
Devre arası kampına gitti geldi takım Antalya’ya.
İyi bir hazırlık dönemi geçirmiş takım Antalya’da bakalım göreceğiz lig başlayınca.
Dört hazırlık maçı oynadılar kampta 3 galibiyet 1 yenilgi aldılar.
Hazırlık maçları ölçü değil elbette ama futbolcuların performansı açısından yine de önemli futbolcuyu rahat görebilirsin.
Ne yapıyor ne yapamıyor, fiziki şartlarına bakarsın, istekli mi formayı istiyor mu, parasını hak ediyor mu?
Hangi hoca buna bakar Allah aşkına herkes günü kurtarmanın peşinde diyenleri duyuyor gibiyim.
Doğru herkes günlük başarının peşinde.
Yıllardır alt yapı diye bağırıyor insanlar ama günümüz Türkiye’sinde alt yapısına sahip çıkan önem veren gerçek anlamda kulüp var mı?
2 tane futbolcuyu alıyorlar takıma ya tutarsa Nasrettin Hoca misali.
Alt liglerde Altınordu takımı bunu yaptı hala da yapıyor.
Yarışmacı bir kulüp değiller önce yetiştiriyor sonra da satıyor.
Bakın 10 yıl takımın başında Hüseyin Eroğlu diye bir teknik adam vardı.
Türkiye’de 10 yıl aynı takımda (profesyonel anlamda) çalışmak örneği var mı bilmiyorum ama helal olsun denir.
Kulüp demek ki iyi bir yol haritası çizmiş iyi bir sistem koymuş.
Süper Ligde büyük denilen takımlar bile bunu yapamıyor.
Altyapıyı düşünen yok hep üst yapı sonra 2.Ligde 4 milyon verirsin futbolcu alırsın.
Altyapıdan geleni de elinden çıkartmak için uğraşırsın.
Türkiye’de sistem böyle kusura bakmasın kimse.
Pazar günü Kırklarelispor ile deplasmanda karşılaşacak olan takım bu maçı galibiyetle bitirmesi lazım.
Liglerde ikinci yarıların ayrı bir havası olur.
Çünkü artık telafisi olmayan maçlar oynayacaksın özellikle rakibin olan takımlarla arandaki maçları kazanmak gerek.
Önümüzde 19 tane final maçı var bu zorlu yolculuktan karlı çıkmak ve hedefe ulaşmak için çok çalışmak lazım.
Bu kadro buna dayanır mı?
Devre arasında şu ana kadar 1 tane futbolcu alındı yedek kulübemiz zayıf.
Yiğit Ali ve Mehmet Taş takımdan ayrılan futbolcular.
Bu futbolcuların yerini doldurmak gerekiyor tabiki devre arasında iyi futbolcu bulmak çok zor.
Bunun önlemini sezon başında alacaksın kulübende iyi olacak.
Başkan transferler olacak diyor ama alt yapıya yabancı transfer düşünülüyor.
Tek derdimiz alt yapımı oldu şimdi anlamadım.
Alt yapıdaki futbolcunun yüzüne bakmıyorsun satacak kiralık verecek yer arıyorsun alt yapıya futbolcu düşünüyorsun.
Bu ne kel alaka diye sorarlar adama ama burası Kocaelispor burada her şey olur biz alıştık artık yıllardır.
Her şeyi bilen, kimseye danışmayan, fikir almayan yönetim kurulu var nasıl olsa.
Neyse ilk 5 maçımız çok önemli.
Bu beş maçtan al 15 puanı yaslan arkana.
Tab iki bu benim temennim, 3 maçın deplasmanda 2 maçın kendi evinde.
Bu maçları en az kayıpla atlatırsan yolu yarılamış olursun en önemlisi de Bucaspor maçı.
Kırklarelispor, Kırşehirspor, Serik ve Sarıyer maçlarında 10 puan alırız bana göre.
Bucaspor maçında rakibini yen sonrası Allah kerim.
Kocaelispor’un iyi olmasını, acilen bir üst lige çıkmasını bekliyoruz.
Kırklarelispor maçında taraftarlarımız da olmayacak bunu hatırlatalım.
İşte maçlarda öyle küfür edersen sahaya su atarsan takımı böyle cezalandırırsın.
Artık bırakın bu işleri arkadaşlar, maçta takımına destek ol çok zor bir şey değil.
Mayıs ayına kadar yönetimde görevinin başında küfür edecek bir durum da yok.
Ödüllü hocamızın da arkasında yönetim kurulu o zaman destek olacağız.
