Cami yanında cami davasında şok karar
Kocaeli, İzmit Mehmet Ali Paşa Mahallesinde mevcut olan Vakıf camiinin yanına belediye tarafından yapımına başlanan yeni caminin ruhsatının iptali talepli olarak İdare Mahkemesinde görülen davada karar çıktı.
BİLİRKİŞİLER “ YENİ CAMİ KAMU YARARINA AYKIRI”
Kocaeli 1. İdare Mahkemesinde görülmekte olan dava 2017 yılında Kocaeli İlme Hizmet Vakfı tarafından açılmış idi. Dava dosyasının teknik incelemesini yapan bilirkişiler 27/06/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Mevcut cami olan yapının yıkılarak yerinin park, park olan yerde de yeni bir cami yapılması şeklindeki Belediye tarafından yapılan Plan değişikliğinde teknik ve nesnel gerekçelere yer verilmediği, Caminin kullanım kararını değiştirmek yerine, imar yolu ve kavşağın yeniden düzenlenmesine yönelik bir imar planı değişikliği ile caminin yolda kalacak kadar arsa kısmının kamulaştırılması, ya da arkasındaki park alanına doğru kaydırılması suretiyle dini tesis alanının yerinde bırakılmasının mümkün olduğu, Bu durumda Park Alanı da mevcut konumunda kalacağından, bölgedeki kullanımların gerektirdiği otopark ihtiyacının Park Alanı olarak ayrılan 2 parselin altında sağlanabileceği, yeni cami yapımı için Emsal=1.20’ye çıkarılmış olduğu halde dahi mevcuttaki dini tesis alanından daha küçük bir dini tesis alanı elde edilmesi sonucu doğurduğu ve bunun emsal artışının neden yapıldığı sorusunu yanıtsız bırakmakta hem de mevcut ve geleceğe yönelik ihtiyaçların karşılanmasına yönelik olarak hazırlanması gereken imar planlarının temel ilke ve esaslarıyla örtüşmemekte olduğu, Mevcut caminin özellikle Cuma ve Teravih Namazı saatlerindeki doluluk oranları ve bu saatlerde camiye araçlarıyla gelenlerin yarattığı trafik ve park sorunları ile çevrede imar planında bölgesel otopark ya da cep otopark alanlarının bulunmaması durumu birlikte düşünüldüğünde, yalnızca 8 metrelik yollardan servis alan yeni yapılan caminin trafik sıkışıklığı sorununa çözüm olmaktan uzaklaştığı, Plan değişikliğinde; geçmişte park alanı olması için kamulaştırılan bir alanın bir kısmının daha sonrasında dini tesis alanına dönüştürüldüğü, eksilen park alanının tamamlanması için mevcuttaki dini tesis alanının kamulaştırılarak kamuya yeni maliyetlerin yaratılma risklerinin bulunduğu bir durumun söz konusu olduğu tespit edildi.
“MEVCUT CAMİDE BİR PROBLEM YOK”
Bilirkişi Heyeti Raporunda yaklaşık 40 yıl önce Vakıf tarafından hizmete sokulan mevcut caminin durumu hakkında da değerlendirme yaptı. Raporda; mevcut durumda, var olan camide neden kamu yararı kalmadığı, yeni üretilen çözümün etkinliği ve içerdiği maliyet riskleri de düşünüldüğünde önceki duruma kıyasla ne kadar kamu yararı taşıdığı konularında dava konusu plan değişikliklerinin önemli soru işaretleri barındırdığı ifade edildi.
BÜYÜKŞEHİR VE İZMİT BELEDİYESİ AVUKATLARI RAPORA İTİRAZ ETTİLER
İdare Mahkemesi bilirkişi raporuna yapılan itirazlar üzerine ek rapor alınmasına dair verilen 17/08/2018 tarihli ara kararı gereği düzenlenen 04/10/2018 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle; İbadet alanında yer alan cami yapısının, 03.09.2007 tarihli imar durum belgesine göre yolda kalmadığı ve çekme mesafesi tanımlanmadığı, Ulaşım planlamasına parsel ölçeğinde yaklaşmak yerine daha bütüncül bir planlama ile yaklaşılması durumunda ortaya çıkacak alternatifler ve/veya mühendislik bazlı kavşak çözümleri ile plan değişikliğine gerek kalmaksızın, bölgede ifade edilen trafik sorunlarının çözülmesinin mümkün olduğu, böylelikle, geçmişte birçok konut yapısının bulunduğu bir alanın park yapılmak amacıyla kamulaştırılmasının sonrasında dini tesis alanına çevrilmesi ve hemen bitişiğinde yer alan dini tesis alanının park yapılmak amacıyla yeniden kamulaştırılması gibi fazladan kamulaştırmalara yol açan bir durumun ortaya çıkmayabileceği; Özellikle ulaşıma ilişkin plan değişikliklerinde ulaşım-arazi kullanım modelleri kullanılarak kaldırılan/yeri değiştirilen kullanımın hem kavşakta hem de etki alanındaki kentsel ulaşım sistemindeki etkilerinin hesaplanması mümkün ve mevzuat gereği bir zorunluluk iken, plan değişikliğinin gerekçesine yer verilmesi gereken plan açıklama raporu ve meclis kararı gibi belgelerde herhangi bir ihtiyaç/gereklilik/etki analizinin yapılmamasının mevzuata aykırı olmasının yanında plan kararlarının tutarlılığının test edilmesini de imkansız hale getirdiği; Parselin bir kısmının yolda kalıyor olması verili durumunda dahi neden cami kullanımının yolda kalan kısımdan sonraki çekme mesafelerinden itibaren devam ettirilmediği, neden mevcut yerinden daha önce park alanı olarak kamulaştırılan bölgeye kaydırıldığı gibi kritik hususların, plan ve plan kararlarını açıklaması gereken raporlar ile analizler bulunmadığından anlaşılamadığı; İtiraz dilekçelerinde, parkın altının otopark olarak düzenleneceği belirtilmesine karşın, dava dosyasında yer alan bilgi ve belgeler arasında bu yönde alınmış herhangi bir karara rastlanmadığı gibi, imar planlarında da yer altı otoparka ya da bu otoparkın giriş ve çıkışlarına ilişkin bir gösterimin de bulunmadığı; Halihazırda 12 metre ve 20 metrelik yollardan servis almakta olan mevcut caminin kaldırılarak yeni caminin 8 metrelik yollardan cephe alacak biçimde düzenlenmesinin, ambulans ve itfaiye müdahalesi ile tahliye işlemlerinin hızlı ve kesintisiz bir biçimde yapılmasını mevcut duruma kıyasla önemli ölçüde güçleştirdiği; Deprem ve diğer afetler açısından cami yapısının dirençsiz olduğu kesin ise ya da güçlendirmenin gerektiği gibi yapılmadığı yönünde bir şüphe söz konusu ise riskli yapıların tespiti ve sonrasındaki işlemlere ilişkin yerel idarenin inisiyatifinde olan birçok farklı uygulama aracının bulunduğu, dirençlilik ve afet risklerine ilişkin analizlere yer verilmeden plan değişikliğinin bu kapsamda bir uygulama aracı olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı; İki camide de mevzuatın el vermesinden ötürü bir takım ticari kullanımların bulunabileceği, ancak tam olarak miktarlarının saptanmasının mümkün olmamasından ötürü, kapalı alan karşılaştırmalarının, alt kullanımlara göre ayrıştırılmaksızın ruhsatlar ile izin verilen inşaat alanları üzerinden yapıldığı değerlendirildi.
BİLİRKİŞİ HEYETİ İKİ RAPORUNDA DA KAMU YARARI YOK DEDİ!
Bilirkişi heyetinin iki raporunun da sonuç kısmı şöyle; Kocaeli İli, İzmit İlçesi, Mehmet Ali Paşa Mahallesi, 3524 ada 1 ve 2 nolu parseller yönünden 1/5000 ölçekli nazım imar planı ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliklerinin şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına uygun olmadığı görüş ve kanaatine yer verilmiştir.
MAHKEME BİLİRKİŞİ RAPORUNU DOĞRU BULDU AMA TAM TERSİ YÖNDE KARAR VERDİ!
Karar kısmında özetle; mevcut Mehmet Ali Paşa Camii'nin üzerinde yer aldığı 3524 ada, 1 nolu parsel 1396 m² olmasına ve bu parselde ancak 1396 m² büyüklüğünde yapı yapılabilmesine rağmen 1985 ve 2005 yıllarına ait ruhsatlara mevcut caminin göre 2611 m² alanda, çekme mesafesi bırakılmaksızın inşa edildiği, yapının mevcut planlara göre kısmen yolda kaldığı; halihazırda büyük bir oranda 3524 ada, 2 nolu parsel üzerinde inşa edilmiş olan yeni caminin ise, yürürlükteki imar planlarına uygun bir şekilde ruhsatlandırıldığı anlaşıldığından, dava konusu 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ile 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı ve bu planlar dayanak alınarak 3524 ada, 2 nolu parselde yeni cami yapımına ilişkin İzmit Belediye Başkanlığı'nca 06/11/2017 tarih ve 702 sayılı yapı ruhsatı düzenlenmesinde hukuka aykırılık görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, davanın reddine karar verilmiştir
DAHA ÖNCEKİ KARARLARLA ÇELİŞİYOR!
Mahkemenin bu kararı Kocaeli 2.İdare Mahkemesinin 2012-1288 Esas sayılı daha önceki kararıyla da, dosya içerisindeki Bilirkişi Raporuyla da çelişiyor olması bakımından şaşkınlık yarattı. Daha önceki İdare Mahkemesi kararı cami yanına cami projesini kamu yararına aykırı bulmuş ve bu nedenle kamulaştırma işlemini iptal etmişti. İptal kararı Danıştay tarafından da onanmış idi.
DAVACI VAKIF İSTİNAF YOLUNA GİDECEĞİZ.
Konu hakkında görüşlerine başvurduğumuz Vakıf Başkanı Üzeyir KAYA, Mahkemeden Bilirkişi Heyetinin sunduğu görüş çerçevesinde İptal kararı vermesini bekliyor idik. Mahkemeler kararlarını Bilirkişilere yaptırdıkları teknik incelemeler sonucu oluşan raporlar doğrultusunda verirler. Önceki Mahkeme kararı bu şekilde yine kamu yararı olmadığını tespit etmiş ve iptal kararı vermişti. Bu sefer de iptal kararı verilmesi gerekirken davamızın reddedilmiş olmasının hukuka uygun olmadığını düşünüyoruz. Verilen karar hukuki gerekçelerden yoksun. Karar henüz bize tebliğ edilmedi. Tebliğ edildiğinde hemen istinaf yoluna başvuracağız, şeklinde açıklama yaptı.
YENİ CAMİ 40 MİLYON LİRAYA MAL OLACAK.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından inşaatı devam ettirilen 900 metrekare tabanda, toplam 2303 metrekare inşaat alanına sahip yeni cami mevcut camiden 1400 metrekare daha küçük olarak inşa ediliyor. Ruhsat iptal davasının da bu şekilde sonuçlanmasından sonra ileriki aşamalarda sürecin nasıl işleyeceği, mevcut caminin yıkılıp, yıkılamayacağı tartışma konusu olmaya devam edecek gibi gözüküyor. Mevcut Caminin 2024 yılına kadar tamamlanacağı ve 40 Milyon TL'ye mal olacağı ifade edilmişti.