Kentsel dönüşüm her tür kanser ediyor

İlimizin de önemli sorunlarından kentsel dönüşümde halkı sadece yerel genel idarelerin rantı öne alan tutumları kanser etmiyor. Yıkılan eski binaların armelitlerini kıran işçi, asbest soluyor

Kocaeli İSİG Meclisi’nden Selçuk Karstarlı iş sağlığı ve güvenliğinde bugüne kadar çok az konuşulan, hayati bir detaya dikkat çekti. TMMOB MMO Kocaeli Şubesi Gebze Temsilciliği’nin bir süre önceki iş sağlığı ve güvenliği panelinde konuşan Karstarlı; kentsel dönüşüm nedeniyle ülke genelinde yapılan yıkımlarda, eski binalardaki atermitlerin içinde yer alan kanserojen madde asbestin işçiler ve çevredekiler tarafından solunduğunu söyledi. (Bu maddenin kullanımı yasaklanmıştı ancak yasak öncesi çok sayıda inşaatta, atermitler içinde yer aldı.)

Neden iş cinayeti diyoruz

Selçuk Karstarlı konuşmasına ölümle sonuçlanan iş kazalarının neden iş kazası değil iş cinayeti diye tanımlandığını izah ederek başladı ve bu tanımlamanın meseleye neresinden bakıldığıyla ilgili olduğunu söyledi. Karstarlı özetle bu tür vakaların neredeyse tamamının önlenebilir olmasından iş cinayeti olarak tanımlandığını kaydetti.

İnşaata dışarıdan bakınca bile anlaşılıyor

İş cinayetlerini ilişkin İstanbul İşçi Sağlığı ve Güvenliği Meclisi’nin 2017 ve 2018 yılına dair verilerini hatırlatarak devam eden Karstarlı yıllara göre rakamların kıyaslanmasında değişim olmadığına dikkat çekti. İş cinayeti vakalarının en yoğun yaşandığı sektörün inşaat olduğunu kaydeden Karstarlı, “Sadece dışarıdan bakarak bile bir inşaatın iş cinayetlerine ne kadar açık olduğunu anlayabilirim” dedi.

Kayıt dışı tarımda iş

cinayetleri de kayıt dışı

İş cinayetlerinin en yoğun yaşandığı ikinci sektörün tarım olduğunu belirtip bu sektörün ağırlıklı kayıt dışı olmasından ötürü SGK’da görülmediğini kaydeden Karstarlı, “Hatta Binali Yıldırım’ın başbakanlığı döneminde açıkladığı rakamların dayanağı İşçi Sağlığı ve Güvenliği Meclisi’dir. Çünkü bakanlığın o dönemlerde elinde iş cinayetleri ve kazalarına dair veri yoktu” diye konuştu.

Sadece yedi belediyede asbest ekibi var

İnşaat sektöründe fazla konuşulmayan bir diğer hayati riskin asbest olduğuna dikkat çeken Karstarlı, “Asbestle en çok inşaat sektöründe ve yıkımlarda karşılaşıyoruz. Kentsel dönüşüm nedeniyle çok hızlı bir şekilde yaygınlaşmaktadır ve eski binalardaki atermitlerde asbest yer almaktadır. Öte yandan bundan yıkım işlemini gerçekleştiren işçilerin haberi var mı, yok. Ülkemizdeki bin 100 belediyeden sadece yedisinde asbest ekibi var” diye konuştu.

O hakkı ancak örgütlü güç kullanır

Selçuk Karstarlı, iş sağlığı ve güvenliğinde önemli bir ayrıntı olan, çalışanın çalıştığı ortamda hayati risk görmesi halinde çalışmaktan kaçınma hakkına da değinip bu hakkın ancak örgütlü bir güç tarafından kullanılabileceğini dile getirdi.

Bizde tedbir tepkiye karşı

Yargıya yansıyan iş cinayeti ve kazalarında davaya bakan hâkimin de parayı patronun yönettiğini bildiğini ancak sorumluluğun uzmana ait olduğunu kaydetti. Bunun en çarpıcı örneklerinden birinin Soma’da yaşandığını belirten Karstarlı, “Devlet ciddi önlemler almadığı sürece bizler iş cinayetlerinde ölmeye devam ederiz. Soma ve İstanbul 3’ncü Havalimanı vakaları da göstermiştir ki bizde tedbir tepkiye karşı” dedi.

İş cinayetleri normalleştirilemez

İnsan hayatında ölümün kaçınılmaz ancak iş cinayetlerinde ölümün normalleştirilmesinin kabul edilemez olduğunu kaydeden Karstarlı sermayenin ekipmana yaptığı yatırımın insan hayatı söz konusu olduğunda bir türlü işlerlik kazanmadığını söyledi.

“Şehit” tanımlaması ile

tartışmanın önüne geçiliyor

İş cinayetlerinde hayatını kaybedenlerin “şehit” diye tanımlanmasının da tepkiyi önlemek, tartışmanın önüne geçmek için bir hamle olduğunu öne süren Karstarlı konuşmasının bitiminde katılımcılara Annie Thebaud Mony’nin ‘Çalışmak Sağlığa Zararlıdır’ adlı kitabını okumalarını önerdi. Karstarlı’nın sunumundan diğer çarpıcı detaylar şöyle:

Yanlışları kafalarımızdan silelim.

İş kazalarının yüzde 88’i insan hataları, yüzde 10’u işyeri koşullarından, yüzde 2’si de önlenemez nedenlerden meydana gelmez.

Kazalar alınmayan önlemlerden dolayı olur ve önlenebilirdir. (Herbert W.Heinrich)

Yasal düzenleme neyi değiştirdi

Verilere bakınca somut bir sonucu yok.

Uzman ve hekim istihdamı sağladı.

Bakmadan Geçme