'Küçük Giresun'da 'Sen de mi Brütüs' Vakası

Gebze ile gelişim olarak benzerlik taşıyan İstanbul’un Kartal İlçesi’nde kentsel dönüşüm problemini çözen Kartal’ın CHP’li Belediye Başkanı  Doktor Altınok Öz; 2017’nin son günlerinde geniş bir Gebze heyetini konuya dair konuk etmiş, 40 yıllık mazisi olan çarpık kentleşmede o gün seyirci kalan Devlet’in bugün tapu vermeye mecbur olduğunu söylemişti.

“Küçük Giresun” sakinlerine 

“İşgalci” diyen Giresunlu…

Gebze’nin, “Küçük Giresun” diye de adlandırılan Beylikbağı Bölgesi’ndeki Hürriyet ve Yavuz Selim Mahalleleri’nin tapu mücadelesini Gebze Belediyesi’nin AKP’li ve Giresunlu Belediye Meclis Üyesi ise, “İşgalcilik” diye tanımlamış. Rantsal Dönüşüm ile Mücadele Platformu’nun dün Antik Kafe’de gerçekleşen basın toplantısında söz alan Yavuz Selim Mahallesi Güzelleştirme Derneği Başkanı Osman Karaman, o konuya dair şunları söyledi:

Gazetecilerde de bu algı olabilir!

“Şöyle bir algı da var. Meclis toplantısının çıkışında biri (AKP’li Meclis Üyesi Bahtiyar Öztürk), ‘Siz gidip devletin yerine kondunuz’ dedi. Belki sizlerin (gazetecilerin) kafasında da böyle bir algı var, olabilir. Ama şöyle bir şey var.

O sözü söyleyecek, en son kişiydi

Mahalle sakinlerinin yarıdan fazlası 1986 yılında buraların parasını vermiş zaten. Vermeyen de, ‘Vermeyeceğim’ demiyor ki, öyle bir derdi yok. Bize, ‘Devletin yerine kondunuz’ diyen meclis üyesi arkadaşımız da göçmendi, en son diyecek kişiydi. Belki 15 yıl sonra bize, ‘Suriyeli göçmensiniz, işgalcisiniz’ diyecek.

38 sene önce geldiğimizde Gebze zaten köydü

Devletin gücü yok mu, var? Varsa bizim içinde kullansın. Biz sosyal boyutunu inceliyoruz. Biz 1980’de geldik. 38 sene önce geldiğimizde Gebze zaten köydü. Sanayi kuruluşlarının çarklarında çalışarak, dişlerimizle tırnaklarımızla tutunduk. Gebze, Gebze olduysa ben de katma değer ürettim. 33 sene bordrolu çalıştım, vergimden kesildi. Bordrolu çalışanın kaçırma şansı yoktu ki. ‘O zaman işçi lazımdı, şimdi git’ mantığıyla düşünmemek lazım.”

“Marka kent”in doğalgazsız iki mahallesi

Yavuz Selim’in ve Hürriyet’in Gebze’ye bağlı olduğunu hatırlatıp toplamda 27 bin yurttaşın bu iki mahallede yaşadığını kaydeden Karaman, “İmarı, mülkiyet hakları çözülmemiş iki mahallemiz. Türkiye’nin ücra köşeleri bile tüm hizmetleri alırken, ‘Marka kent’ diye övündüğümüz Gebze’nin iki mahallesinde doğalgaz dahi yoksa bizi yöneten siyasiler oturup, şapkasını önüne koyup düşünmeli. Basiretsiz olduklarını düşünüyorum” dedi. Karaman ayrıca şunları kaydetti:

Muhalif belediye başkanları çözerken 

iktidarınkiler çözemiyorsa iyi niyet aranmaz

“Bunca verilen söze, çabaya, ısrara rağmen sorunumuz çözülememiştir. İstanbul gibi devasa bir metropolde çözülüyorsa ve hatta muhalefetteki partiden belediye başkanlarının olduğu ilçeler (Kartal, Maltepe, Sarıyer…) çözüyorsa, Gebze’de sorunu çözmeyen yöneticilerin iyi niyetlerini sorgulamak gerekiyor. Geçen hafta Maltepe’nin Gülensu Mahallesi’nde vatandaşlar tapularını aldı. İmar barışına başvurmayacaklar. Yani Maltepe’nin Gülensu Mahallesi’nde çözülüyor da Gebze’nin iki mahallesinde çözülmüyorsa, ‘İyi niyetliyiz ama çözülemiyor’ demek abesle işgaldir.

AKP’nin oy oranı: Yüzde 80

Elinde her gücü olan, mahalle olarak da desteklediğimiz, mahallemizden yüzde 80 oranında oy alan iktidar bu sorunu çözmemişse, iyi niyet aramak abesle işgaldir.

Binali Yıldırım, 21 Haziran 2017’de 

“Bir yıl içinde çözeceğiz” dedi

Eski Başbakan Binali Yıldırım’ın mahallemizdeki iftarda (21 Haziran 2017 tarihli) ‘Bir yıl içinde çözeceğiz. Evlerinizde yabancı gibi oturmayacaksınız’ demesine rağmen biz hala evlerimizde yabancı gibi oturuyorsak, sorunumuz bu söze rağmen hala çözülemediyse sorgulamak gerekir diye düşünüyorum.

Fikri Işık, 16 Haziran 2018’de 

“Üç ay sonra geleceğim” dedi!

24 Haziran seçimlerinden kısa süre önce (16 Haziran 2018) mahalleli ile bir araya gelen geçen dönemin Başbakan Yardımcısı Fikri Işık Bey; ‘Üç ay sonra geleceğim’ deyip halen gelmiyorsa, onu da sorgulamak gerekiyor.

Hürriyet ve Sancaklı Meclis’te dile getirdi

Söylenmedi, duyulmadı diyoruz ya.. CHP’li Milletvekilimiz Fatma Kaplan Hürriyet, Meclis’te 10 defa gündeme getirdi ve duyurduysa, Binali Bey başbakanlığı döneminde ülke genelinde yaşanan soruma çözümün Yavuz Selim ve Hürriyet’ten başlanacağını söylediyse, MHP’li milletvekilimiz Saffet Sancaklı Bey Meclis’te, ‘Sizin verdiğimiz sözde, belediye başkanınız arkanızda durmuyor’ diye ithamlarda bulunuyorsa, sesimizi duyurmamıza rağmen bu çözülmediyse hala, ‘Biz bu sorunu iyi niyetle çözüyoruz’ demenin abesle işgal olduğunu düşünüyorum.

Bina yıkıldığında mı imar kaydına gireceğiz

İmar barışına başvurmamız istenip, ‘Başvurun bu işi çözeceğiz’ diyorlar. ‘Cami yok ama imam atanmış’ gibi bir durum var. Bizim imarımız yok bir defa, başvurduğumuzda ne kazanacağız. Bir de deniyor ki, ‘Proje var kentsel dönüşümü yapacağız.’ Kentsel dönüşümü yapacaksak; ben imarsız yapı için kayıt belgesi aldığımda, binam yıkıldığında imar kaydına giriyorsa nasıl başvuracağım?

“Devlet, ‘para lazım’ derse halk zaten verir ama…”

Ucu açık o kadar  soru var ki, yapı kayıt belgesi için yatırdığım para ne olacak? Bize açık açık, ‘Bak kardeşim ekonomik durum kötü. Devlete de para lazım verin’ dese bu vatandaş yine verir. Ama diğer taraflarda binbir entrika çevirip, ‘Vatandaş versin’ demenin mantığı yoktur. Verdiğim parayı yarın mahsuplaşma yoluna gitseydi belki çözüm olabilirdi, insanlar daha mantıklı başvurabilirdi, o da yok.

Köşker, Ağaoğlu ile mi konuştu!

Geçen ki meclis toplantısında belediye başkanımız, ‘Orayı 1000 liradan yapsak bile altyapısını karşılamıyor’ dedi. ‘Ali Ağaoğlu diye konuşuyor herhalde’ diye algıladık.”

Basını birlikte ağırladılar

Rantsal Dönüşümle Mücadele Platformu’nun dünkü basın toplantısına platformun sözcüsü ve Cumhuriyet Mahallesi Muhtarı Sebahattin Günel, Yavuz Selim Mahallesi muhtarı ve muhtar adayı Şükriye Kavran, platformun hukuk danışmanı iki dönem CHP Gebze İlçe Başkanlığı da yapan Avukat Recep Dursun, Hürriyet Mahallesi Güzelleştirme Derneği yönetimden Mustafa Cebeci, CHP İl eski yöneticisi Hikmet Koçoğlu ile Gebze İlçe eski yöneticileri İsmail Sungur ve Olcay Öğüt, iki mahallenin derneklerinin yöneticileri ve üyeleri katıldı.

Program bir dönem gazetecilik de yapan dernek yöneticilerinden Erdal Aydın’ın açış konuşmasıyla başladı. Sırasıyla Osman Karaman, platformun sözcüsü Sebahattin Günel ve platformun hukuk danışmanı Recep Dursun’un konuşmaları ile sürdü. Dursun’un açıklamaları Kocaeli Zirve’de dün yer aldı:

https://www.kocaelizirve.com/haber/guncel/tarih-yalan-yazdi-gercegi-adalet-yazacak/167729.html

Yavuz Selim’in muhtarı geri adam atmadı

Hürriyet Mahallesi Muhtarı katılmadı

Yavuz Selim Mahallesi Muhtarı ve muhtar adayı Şükriye Karvan’ın da katıldığı dünkü toplantıya, daha önceki toplantılarda yer almasına karşın Hürriyet Mahallesi Muhtarı Ekrem Çakır’ın katılmaması dikkat çekti. Bir dönem AKP Gebze Kadın Kolları yönetiminde de yer alan Kavran meselenin siyasetle ucuzlatılmayacak derecede önemli bir hak mücadelesi olduğunu belirtip bu mücadele ve duruşunu kimi çevrelerden (AKP çevrelerini kast ediyor) üretilen asılsız dedikodulara rağmen sürdüreceğini kaydetti.

Anne baba Civil ve Yılmazel için rahmet ve başsağlığı

Öte yandan konuşmacılar toplantıda hafta içinde Gümüşhane’nin Kürtün İlçesi’ndeki trafik kazasında anne ve babasını kaybeden Hürriyet Mahallesi Güzelleştirme Derneği Başkanı Adnan Civil’e başsağlığı, merhume ve merhuma Allah’tan rahmet dilendi. Cenaze için memlekete giden Civil, dünkü toplantıda yer alamadı. Toplantının düzenlendiği gün cenazesi kaldırılan Gebze Belediye Meclisi eski Üyesi Abdullah Yılmazel için de aynı temennilerde bulundu.

Tarihte Sen de mi Brütüs?

İhaneti ve nankörlüğü anlatan Roma tarihinin en etkileyici sözlerinden biri olarak kabul edilen "Sen de mi Brütüs" sözünü bıçaklanan (hançerlenen) Sezar’ın söylediği yazılır...

Brütüs, Roma’nın ünlü diktatörü Sezar’ın evlatlığıdır... Brütüs Sezar’a karşı çıkanlarla birlikte olur ve onu ortadan kaldırmak için suikast planları yapılır. Senatoya ayak basan imparator, senato üyelerinin bıçak darbelerine (bazı kaynaklar hançer) maruz kalır. Hikayeye göre son bıçak (hançer) darbesini ise Brütüs vurur... Bunu gören Sezar, “Et tu Brütüs” yani “Sen de mi Brütüs” der.

Tarihe göre Sezar haklı, Brütüs ise haindir.
Halkın Sezar’ın ölümü nedeniyle mutlu olacağı sanılır ama aksi yaşanır... Halk Sezar’ın katillerinin öldürülmesini ister.
Brütüs, Sezar'ı bıçakladıktan sonra Roma halkına bunu Roma'nın özgürlüğü için yaptığını anlatır. Kısa süre sonra da yakalanacağını anladığı için intihar eder.

Ancak Brütüs ile Sezar’ın ilişkisi konusunda farklı yorum ve bilgiler de vardır...
Btürüs’ün Sezar tarafından evlatlık alındığı ve büyüttüğü yazılır ama bu konuda şöyle bir iddia da vardır:

Brütüs, diktatör Sezar tarafından büyütülmüş biri değildir. Brutüs’un babası Pompei şehrinin en zenginlerindendir. Annesi Servilius ise Roma’nın en güzel kadınlarından. Baba ölünce anne Brütüs’ü tek başına büyütür. Fakat onun güzelliği imparator Sezar’ın gönlünü çeler ve onu metresi yapar. Annenin baskısı sonucu Sezar, Brütüs’ü evlatlık olarak alır. 
Ancak Brütüs ile Sezar’ın yıldızlarının hiç barışmadığı ifade edilir. Siyasi olarak farklı görüştedirler.

Kaynak: bisorubicevap.com