TÜM YAZILARI SON GÜNCELLEME: 12 Ağustos 2022 10:21
İki oğlumu büyüttüm, devlet okullarında okuttum. Henüz torun tombalak da yok...
Yani benim şahsen, ülkemizdeki maarif sistemi ile bir işim yok. Ama çevremde çocuklarını okullara kaydetmek, mevcut okullarında kayıt yenilemek için koşuşturan, uğraşan ve okullarla temasa geçtikleri zaman önümüzdeki eğitim yılı için önlerine çıkan maliyetler karşısında ne yapacağını şaşıran pek çok tanıdığım var.
Sayın Milli Eğitim Bakanı, “Devlet okullarında kesinlikle kayıt parası alınması yasaktır. Veliden kayıt parası isteyen okul yöneticisinin çanına ot tıkarım” diye açıklama yaptı.
Evet, resmen “Kayıt Parası” diye bir şey yok. Ama çocuğunu okula kaydetmek için gelen her veliden okul yöneticileri “Bağış parası” istiyorlar. ………….. Özel okul ücretleri zaten uçup gitmiş...
Devlet okulları ücretsiz ama, bu okulların zorunlu giderlerinin tamamını devlet karşılaşamıyor. Bu okulların temizlik elemanı, hizmetli çalıştırması lazım. Bu okulların deterjan, temizlik malzemesi alması lazım.
Tamam, gaz, elektrik, su faturalarını belki devlet ödüyor ama okulların kırtasiye masrafı var. Bütün bunlar için, velilerin elini cebine atması gerekiyor.
Aslında nüfus kayıt sistemi çok iyi işliyor. Bu yıl ilk okul veya ortaokula başlayacak her çocuk için, hangi devlet okuluna kayıt yaptırması gerektiği belirlenmiş.
İnternete giriyorsunuz, çıkıyor. Her çocuk evine en yakın okula yönlendiriliyor.
Gidip, bu okula çocuğunuzu kaydederseniz, sizden en fazla 200-500 TL bağış isteniyor ki, bu son derece normal…
Ama çocuğunuz için eve en yakın okul kayıt için gösterilmişken, siz kalkıp çocuğunuzu popüler ve başarılı bildiğiniz başka bir okula yazdırmaya kalkarsanız, işte o zaman okul müdürü de 2 bin TL'den başlayıp, 30 bin TL'ye kadar uzanan bağış paraları talep ediyorlar.
Herkes çocuğunu evine en yakın okula kaydetse, bu konu belki de hiç tartışılmayacak. ………….. Yeni eğitim yılı çok sancılı başlayacak… Her şeyin fiyatı arttı. Üstelik çok fazla arttı.
Okul çocuğuna kıyafet alacaksınız. Kitapları devlet verse de defter; kalem, cetvel, kalemtıraş, silgi falan alacaksınız. Hepsinin fiyatı geçen yıla göre birkaç kat artmış...
En yüksek maliyet artışı ise, evlerinden uzaktaki okullara giden çocuklar için ödenecek servis ücretleri...
Geçen yıl aylık 3-5 bin TL olan servis ücretleri bu yıl 25-30 bin TL.
Yiyecek fiyatları da çok yükseldi. Ama okullarında yemek yiyen çocukların yiyecek masrafı, servis ücretlerinin çok altında kaldı.
Hem devlet okullarının, hem özel okulların bir kısmı, ilimizde kısıtlı sayıdaki okul servisi hizmeti veren firmalarla veya şahıslarla anlaşma yapıyorlar. Okullar komisyon alıyor. Servisçi bu komisyon masrafını da öğrenciden çıkartıyor.
Son olarak servis ücretlerinin tarifesi mazotun litre fiyatı 30 TL'ye aşmışken belirlendi.
Şimdilerde mazot fiyatı 21-22 TL civarında... Ama aynı tarife geçerli.
Çocuklarını evlerinden uzak okullara yazdıran veliler, bu okullara bir miktar bağış ödedikten sonra bir de okulun anlaşmalı olduğu servis firmasına başvuruyorlar. İstenen ücretler karşısında şaşırıp kalıyorlar.
İlimizde P plakalı servis aracı sayısı yetersiz...
Büyükşehir belediyesi yeni P plaka vermeyi kararlaştırdı. Ama tepki oldu, şimdilik vazgeçti. P plakalı araç sayısının açlığı da ilimizdeki servis ücretlerini yükseltiyor.
Çok ciddi bir sıkıntı var. 15 Eylül'de okullar açıldıktan sonra sıkıntılar daha da artacak.
Bu nedenle, yeni eğitim yılı için çocuğunuzu eve en yakın okula kaydettirin. Emin olun, okullar arasında çok önemli bir kalite farkı bulunmuyor.
Evinize en yakın devlet okulu, çocuğunuz için en iyi okuldur. Hem yüksek “Bağış” ödemek zorunda kalmazsınız. Hem çocuğunuz evden okula yürüyerek gider, her ay binlerce TL'lik servis ücreti parası ödemekten kurtulursunuz.
Kuşkusuz okul servisi çeken firmaların ve P plakalı araç sahiplerinin de haklı olduğu bir konu var. Ücretler bir yıllık olarak belirleniyor.
Önceki gün mazota 1 TL indirim yapıldı, dün aynı mazota 81 kuruş zam geldi. İnsanlar bir yıl içinde mazot fiyatı nereye gidecek bilemiyor.
Servis ücretlerinin fiyatları yıllık olarak değil, aylık veya en fazla 3 aylık olarak belirlensin.
Mazot fiyatlarındaki oynamalar, enflasyon rakamları esas alınarak servis ücretleri güncelleştirilsin.
Yeni eğitim yılı başladığında bu konuyu çok fazla tartışacağız.
Şu sıralar okulun zorunlu masrafları için 200-300 TL bağış talep eden okul müdürlerine vurup duruyoruz.
Ama 3-5 kilometrelik güzergah için aylık 15-20 bin TL servis ücreti talep eden firmalara karşı kimsenin sesi çıkmıyor.
Herkes çocuğunu evden uzaktaki okula yazdırınca, hem servis araçlarına ihtiyaç artıyor, hem ücretler denetimsiz biçimde yükseliyor. Bir de ilimizdeki P plakalı servis aracı sayısını arttıramadığımız zaman önümüze içinden çıkılmaz bir tablo çıkıyor.
Yeni eğitim yılı başlamadan önce bu okul servisleri konusunu tartışmamız ve bir standart getirmemiz gerekiyor.