Dünyayı şok eden maske ve aşı yazışmaları!

ABD Başkanı Joe Biden'ın Sağlık Başdanışmanı ve ABD Ulusal Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü Direktörü Dr. Anthony Fauci ise sızan e-mail'leri İfşa oldu. E-mailler'deki maske ve aşı yazışmaları dünyayı şok etti.

2019'un sün günlerinde halayımıza giren koronavirüs (Kovid-19) gezegenimizin bir numaralı ortak gündemi olmaya devam ediyor.

İlk olarak Çin'in Wuhan kentinde görülen virüs ile ilgili yaptığı açıklamalar ile dünyanın güvenini kazanan ABD Başkanı Joe Biden'ın Sağlık Başdanışmanı ve ABD Ulusal Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü Direktörü Dr. Anthony Fauci ise sızan e-mail'leri ile gündemde.

Dr. Anthony Fauci'nin basına sızan e-maillerinde "virüsün laboratuvardan çıktığı" yönündeki iddia ve maske ile ilgili tutumunun görünenden farklı olduğunun ortaya çıkması, tartışmalara yol açtı.

ABD'de Buzzfeed ve Washington Post, Fauci'nin Kovid-19'un ortaya çıktığı Ocak 2020 ile Haziran 2020 arasındaki e-maillerini yayımladı.

Söz konusu e-maillerde, o dönem Beyaz Saray'da Donald Trump yönetimiyle çalışan Fauci'nin, çıktığı canlı yayınlar ve basın toplantılarında "virüsün laboratuvardan çıktığı" teorisini şiddetle reddetmesine rağmen, aslında ekibinin bu teori üzerinde çalıştığı anlaşılıyor.

Yine maskenin herkes için zorunlu olması gerektiğini savunan Fauci'nin Şubat 2020'de dönemin ABD Sağlık Bakanı Alex Azar'a gönderdiği e-mailde, "Maskeler aslında enfekte olmuş kişilerin virüsü yaymasını engellemek için kullanılmalıdır. Bunlar, enfekte olmayan kişileri korumak için kullanılmaz." diye yazdığı ortaya çıktı.

FAUCI'DEN YENİ AÇIKLAMA GELDİ!
Fauci'nin email'lerinin sızması sonrası eleştiri okları bilim insanına döndü. Fauci gelen tepkiler hakkında ilk defa konuştu.

Cumhuriyetçi kanattan gelen eleştiriler hakkında ne düşündüğü sorulan Fauci, katıldığı MSNBC canlı yayınında 'Endişeliyim… çünkü bu gerçekten bilime bir saldırı' dedi.

Fauci, virüsün kökenini sorgulamanın önemli ve adil olduğunu söyledi. Ancak tepkiyi 'uygunsuz' ve 'yanıltıcı' olarak nitelendirdi.

ABD KAMUOYU İKİYE BÖLDÜ 
ABD'de Kovid-19 pandemisinde en önemli isimlerden olan ve ABD Başkanı Joe Biden'ın sağlık başdanışmanlığı görevini de yürüten Fauci'nin, salgının ilk günlerinde takındığı tavır, kamuoyunu ikiye böldü.

Birçok muhafazakar siyasetçi ve gazeteci Fauci'nin halkı yanlış yönlendirdiğini belirterek görevinden kovulmasını talep etti.

Öte yandan başkanlığı döneminde zaman zaman Fauci ile sert tartışmalara giren Donald Trump, söz konusu e-maillere ilişkin yaptığı yazılı açıklamada "Fauci'yi dinlemediğim için Amerikan halkı çok şanslı." dedi.

Trump, kendisi Çin'e seyahat yasağı getirmek istediğinde Fauci'nin buna karşı çıktığını belirterek, "Onu dinlemeyerek bu yasağı getirdim. İlerleyen günlerde ne kadar doğru bir karar verdiğimi herkes anladı." ifadesini kullandı.

Çin'in de ilk günlerde pandeminin yayılmasına izin verdiğini kaydeden Trump, Çin'in tüm dünyaya 10 trilyon dolar tazminat ödemesi gerektiğini vurguladı.

Sızan e-mailler virüsün Çin'deki bir laboratuvardan sızdığı iddialarını yeniden gündeme taşıdı.

Amerikan Wall Street Journal (WSJ) gazetesinin ABD istihbaratının bir raporuna dayandırdığı 23 Mayıs'ta çıkan özel haberi, Kovid-19 salgınının ilk kaynağının Vuhan'daki laboratuvar olabileceğine ilişkin tartışmaları yeniden gündeme getirmişti.

Haberde, ABD istihbaratının ilgili raporuna göre salgının kentte yayılmadan kısa süre önce Vuhan Laboratuvarı'nda çalışan 3 araştırmacının virüs ve mevsimsel grip belirtilerine benzer şikayetlerle hastalanıp hastaneye başvurduğu iddia edilmişti.

Bu haber gündeme bomba gibi düşünce ABD yönetimi hemen harekete geçmiş ve Joe Biden açıklama yaparak "İstihbarat Topluluğundan, bizi kesin bir sonuca daha da yakınlaştıracak bilgileri toplama ve analiz etme çabalarını iki katına çıkarmalarını ve bunu bana 90 gün içinde rapor etmelerini istedim." ifadesini kullanmıştı.

Çİn'in sır gibi sakladığı proje deşifre olmuştu!

Önceki haftalarda ise Çin'in 'Koronavirüs belgeleri' ABD'li yetkililer tarafından ele geçirilmiş ve Çİn'in sır gibi sakladığı proje deşifre olmuştu.

Peki Çin'in 'koronavirüs belgeleri'nde neler var? İşte dünyayı şoke eden ifadeler...

Söz konusu belgelere göre, Çinli bilim adamları son altı yıldır koronavirüs dahil biyolojik ve genetik silahlar üzerinde araştırmalar yürütüyor.

Aynı belgelere göre, 2015'ten beri SARS koronavirüslerinin askeri potansiyelini değerlendiren Peki yönetimi bu projeyi olası bir 'Üçüncü Dünya Savaşı' senaryosu için hazır tutuyor.

Söz konusu belgelerde bu proje bir savaş durumunda 'zaferin temel silahı' olarak adlandırılıyor ve detaylı incelemeler sunuyor.

Belgelerde Üçüncü Dünya Savaşı'nın beklenenin aksine kimyasal ve nükleer silahlar ile değil, biyolojik silahlar ile yapılacağı tezi yer alıyor.

ABD tarafından Japonya'nın Hiroşima ve Nagazaki kentlerine atılan iki atom bombasına atıfta bulunan belgelerde biyolojik silahların yeni bir dünya savaşında 'zafer için temel silah' olacağının altı çiziliyor.

Halk Kurtuluş Ordusu'nda görev alan bilim adamlarının hazırladığı dosya, hastalıkların 'daha önce hiç görülmemiş bir şekilde' silah yapmak için manipüle edilmesini incelediğini iddiası yer alıyor.

Belgelerde biyolojik silahların maksimum etkiyi göstermesi için gereken koşullar da özetleniyor. Belgelerde 'biyolojik saldırı gece veya şafak vakti sabit rüzgar yönü olduğu zamanda yapılmalı' ifadesi yer aşıyor.

Pandeminin başladığı günden beri defalarca ortaya atılan bu iddia ile ilgili geçtiğimiz aylarda Dünya Sağlık Örgütü'nden (DSÖ) önemli bir açıklama gelmişti.

DSÖ tarafından yayınlanan raporda koronavirüsün yarasalar dahil başka bir hayvan yoluyla insanlara bulaşabileceği riskinden söz edilirken, komplo teorilerinin yaygın olduğu laboratuar sızıntısının ise son derece düşük olduğu kaydedilmişti.

Bakmadan Geçme