O belediye, bakanlığa şikayet edilecek!

Darıca Belediye Meclisi'nin ocak ayı toplantısında Denetim Komisyonu'nun beşten üçe düşürülüp CHP kurumsalında muhalefetin tasfiyesini CHP Darıca yargıya taşımayacak. Ancak CHP'nin hukukçu meclis üyesi İbrahim Karslı yöntemi İçişleri Bakanlığı'na aktaracaklarını söyledi

Darıca Belediye Meclisi’nin ocak ayı olağan toplantısındaki denetim komisyonu seçiminde CHP’nin tasfiye edilmesi yargıya değil ama İçişleri Bakanlığı’na taşınacak. CHP’nin Darıca Belediye Meclis Üyesi ve grup sözcüsü Avukat İbrahim Karslı önceki cumartesi günü CHP Darıca İlçe Örgütü’nde düzenlenen basın toplantısında Bakanlığın benzer durumlara ilişkin çok sayıda emsal kararının olduğunu kaydetti.

2018’de CHP’ye rağmen 

Serdar’ı istememişlerdi

Darıca Belediye Meclisi’nin hala çok tartışılan bu kararının yakın tarihli bir mazisi var. Hatırlanacağı üzere 2018 yılının ocak ayı meclis toplantısında da 2017 yılının hesap kitabına ilişkin denetim komisyonu seçimi yapılmış, CHP Grubu Şinasi Serdar’ı aday göstermişti. Bu gibi durumlarda siyasi etik gereği gruplar adaylarını kendi belirler ve her iki grupta diğerinin gösterdiği aday veya adaylara oy verir.

Serdar ikinci turda komisyona girmişti

Ancak o günkü mecliste CHP’nin Serdar’ı önermesine karşın AKP Grubu pusulaya Yavuz Dursun’un ismini yazmış, Dursun sağlık gerekçesiyle görevden istifasını verince ikinci tur oylamaya gidilmiş, CHP’den Şinasi Serdar denetim komisyonuna girmişti. AK Partili Belediye Meclis Üyesi Hülya Kodek’in başkanlığındaki komisyonda yine AK Parti’den Mustafa Öztürk, Atilla Karademir ve Ferhat Yılmaz yer almıştı.

Usule uygun olmayan hesap 

kitabı “Usule uygun” diye oyladılar

O komisyon tarafından hazırlanan denetim komisyonu raporu CHP’nin muhalefetine karşın oy çokluğuyla kabul edilmiş ve 2017 yılı hesap kitabı AK Partili Meclis üyelerinin tamamının oyuyla onaylanıp aklanmıştı. CHP konuyu Sayıştay’a taşıdı ve Sayıştay raporunda da 50 civarı usulsüzlük tespit edildi. Hülya Kodek ile birlikte Mustafa Öztürk, Atilla Karademir ve Ferhat Yılmaz’ın usule uygun olduğunu iddia ettiği ama Sayıştay’ca usulsüzlüğü belgeli hesap kitabına, diğer partili meclis üyesi arkadaşları da “Usule uygundur” oyu vermişti. İbrahim Karslı cumartesi günkü basın toplantısında şunları kaydetti:

Karabacak belediye kaynağıyla 

şahsi propaganda yaptı

“Görevimizin son iki ayı içindeyiz. Rutin olarak denetim komisyonu seçilip 45 gün içinde raporunu vermek durumunda.

Belediye meclis toplantısında Şükrü Karabacak bir slayt hazırlatmış. Tabi ki belediye kaynakları ile hazırlatmış. Kendisi aday adayı olmasına rağmen, orada bile belediyenin kaynağını usulsüz şekilde kullanıp kendi reklamını yapan, yine aday yapılmak için teveccüh bekleyen bir haldeydi. Ve bu slaytı izlediğimizde Sağlık Bakanlığı’nın yaptığı hastaneyi bile belediye yapmış gibi göstermişti.

Atatürk’ü anmadan Erdoğan 

ile bitirmek acizlik ifadesidir

En acısı; 15 yılınızı anlatırken bir tek Atatürk fotoğrafı bile koyamadan, en sonunda Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Darıca hakkında kullandığı bir sözü koyup ama ülkenin kurtarıcısı ve kurucusu Atatürk’ü anamamak bir acizlik ifadesidir.

Onun dışında hayvanlarla ilgili bir merkez yapıldığını hatta hayvanlara bakıldığını söyledi ama inşaat halindeki resmini koymuşlardı. Biz bir takım eleştirilerde bulunduk. 2014 – 2019 dönemi ile ilgili açıklama yaptık. Basında bu açıklamamızdan ziyade basında denetim komisyonu ile ilgili olan kısım ilgi gördü.

Karslı’dan yerel basına 

sitem: Söyledik, yazılmadı

Ama açıklamamızın içerisinde henüz inşaat halindeki metroya durak tabelaları dikilmesinin ulusal basında alay konusu olduğunu söyledik, hiç kimse haber yapmadı. Onun dışında Darıca’nın otopark sorununu dile getirdik. Sahildekinin dışında otopark yok. Hiç kimse yazamadı. Trafik, yollar ilgili konuştuk. Darıca’daki aydınlatmanın aslında SEDAŞ tarafından yapılması gerektiğini, seçime girerken iki trilyonluk borçlanma yapıldığını söyledik. Fakat üzülerek söylüyoruz ki mecliste ne sorularımız, ne aldığımız yanıtlar ve açıklamaların gerekli, yeterli değeri görmediğini kanaatindeyiz.

Onun dışında denetim komisyonu ile ilgili, ben meclisin tek hukukçu meclis üyesiyim. Aynı zamanda CHP’nin grup sözcüsüyüm. Hukukçular kanunla konuşur. Ben oradaki konuşmamda da kanun metnini, belediye meclisi çalışma yönetmeliğini örnek gösterdim. Denetim komisyonu bu şekilde belirlenir. Üç veya beş kişiden oluşabilir. Burada da sıkıntımız yok…

Yapılması gereken tabi ki beş üye verip bizi dışarı bırakmamaları idi ama üç üye verirken de usüle aykırı davrandılar. Üçüncü de eşit değerlerden ötürü partiler arası kura çekimine gidilmeliydi. Bununla ilgili İçişleri Bakanlığı’nın yüzlerce karar örneği var. Biz İçişleri Bakanlığı’na bu hususta dilekçe vereceğiz fakat seçim var. Bizim vereceğimiz dilekçe, açacağımız mahkeme seçime yetişmeyecektir.

Burada siyasi olarak da, ‘Başkanım. Ben CHP’den beş üye almak istiyorum’ tiyatrosu doğru bir iş değildir. Bir grubun başkanı olarak grubuna diyebilir ki, ‘Beş üye istiyorsa beş üye olsun.’

Biz CHP Grubu olarak üç dönemdir denetliyoruz. Bu dönem denetimde üye verilmemesin nedeni Şinasi Serdar Bey’in ve diğer arkadaşların geçtiğimiz senelerdeki etkin denetimleridir. Belediyeye 550 TL’ye şekerlik alındığını ortaya çıkarttık. Pastaneden Kuran-ı Kerim alındığını ortaya çıkarttık. Yüzde bir KDV ödenmesi gereken ürünlere yüzde 18 KDV ödendiğini ortaya çıkarttık.

Denetim dışı bırakılan Darıca halkıdır

Biz ihalelerimizde rekabet şartlarının oluşmadığını, paravan şirketlerden teklif alındığını ortaya çıkarttık. Fakat herkes şapkasını önüne koyup düşündüğünde Darıca’nın bir çocuğu olarak, basın mensupları dâhil hepimiz burada yaşıyoruz. Aslında denetim dışı bırakılan Cumhuriyet Halk Partisi değildir. Denetim dışı bırakılan Darıca halkıdır. Sonuç olarak trilyonlarca borcu olan bir belediyenin kendi kendini denetlemesi;

Denetime seçilen hiçbir üyenin muhasebeci, mali müşavir olmaması;

Aralarında Cafer Teyyar Demirdaş gibi bir serbest muhasebeci mali müşavir var. Yani bu kişileri siz ekonomik komisyonlarda kullanacaksınız ama denetim komisyonunda kullanmayacaksınız.

Aslında bu şunun itirafıdır. Sayıştay’ın belirlediğine göre, belediyenin evraklarının usulüne aykırı tutulduğu, birimler arası geçişin yasal olmadığı, yani ciddi olumsuzluklar var.

Biz bugüne kadar muhalefet yaparken Darıca’nın menfaatine ne varsa onu yapmaya çalıştık. Ve kişisel ranta, imarla ilgili küçük oyunlara, kat artışlarına müsaade etmedik. Hepsiyle ilgili şerhlerimiz mevcuttur.

Ve bizim vicdanımız rahat. Bu dönemin meclis üyeleri olarak görevimizi düzgün yaptığımıza inanıyoruz. Yine ben partim adına İçişleri Bakanlığı’na denetim komisyonu seçimi hususunda dilekçe vereceğim. Dilerim ki bizden sonraki kişilere de bu örnek olsun.

Denetlemede bulunmanın yöntemleri var. Mafyavari şekilde, ‘Benim denetlediğim dosyası kimse denetleyemez’ (Mustafa Öztürk’ü kast ediyor) demek aslında, ‘Gidin bildiğiniz yere şikâyet edin’ demek.

Örneğin, peyzaj çalışması yapmışlar. Gidiyoruz. Üçüncü kişinin arsasında peyzaj çalışmasında bulunulmuş. Nerede su peyzaj çalışması. Taşımışlar ama zarar yokmuş. Hayır. Darıca’da pek çok zarar ziyan var.     

Mahkeme bilimsel olarak denizin doldurulamayacağını, köprü açılamayacağını, bitki örtüsünün yok edilemeyeceğini, beton santrali kurulamayacağını söylemiş. Israrla geri getiriyorlar. Niye? İnşaatın sahibi grubun sahibi ile siyasi bağlantılar nedeniyle.

‘Mesele bizi de aşıyor’ diyorlar. ‘Bizi de aşıyor’ diyenler Darıca’yı yönetemez. Burada kanun size yetki vermiş.

Denetim komisyonu raporunu bir basın toplantısında, tüm bilgileriyle paylaştık. Bazı dönemlerde haber yapılıyor, bazen yapılamıyor ne yazık ki. Savcılığı da verdik. Kendimizde bırakmadık.”

Öte yandan cumartesi günü gerçekleşen basın toplantısına CHP Darıca İlçe Başkanı Gürer Yıldırım, Kadın Kolları Başkanı Oya Akdeniz, Gençlik Kolları Başkanı Ümit Kızılbuğa ve yönetimleri ile CHP Darıca Belediye Başkan adayı Yakup Törk, Darıca Belediyesi CHP’li meclis üyeleri Şinasi Serdar, Musa Kovalık, Yavuz Dursun da katıldı.

Bakmadan Geçme