Tahsin  Keskin

Bu nasıl iştir?

Tahsin Keskin

Seçimlere kaldı 41 gün.

İttifak çalışmaları ve arayışları bütün hızıyla devam ediyor.

İttifaklar genel hatlarıyla belli olsa da ittifaklara katılmayan bazı partiler seçimin kaderini tayin edebilir.

Bu partilerin en başında da Memleket Partisi geliyor.

Memleket Partisi, hem Millet İttifakı’ndan hem de Cumhur İttifakı’ndan oy alacaktır. En çok oyu da HDP ile ortaklık yolunu seçen CHP seçmeninden alacağını tahmin ediyorum.

Hatta Memleket Partisi’nin yüzde 7’lik gibi bir baraj derdinin olacağını hiç sanmadığım gibi 20 milletvekilinin üzerinde bir sayıyla mecliste grup kurabileceğini bile düşünüyorum.

Elbette bütün bunlar, Memleket Partisi’nin Millet İttifakı’na katılmayıp, tek başına seçimlere girmesi halinde olacaktır.

Bu saatten sonra Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, Millet İttifakı’na katılır mı, CHP ile işbirliği yapar mı?

Yapar.

Beklentileri karşılanırsa Millet İttifakı’na seve seve katılır.

Sağ cenahta yarın-öbürgün nasıl bir sürpriz yapacağı hiç belli olmayan Meral Akşener ile sol cenahın temsilcisi Muharrem İnce’yi aynı görüyorum.

Akşener de İnce de rüzgar ne tarafa eserse o yöne savrulan liderlerdir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan istesin, İnce’nin Cumhur İttifakı ile görüşmeyeceğini kim söyleyebilir?

Zaten Memleket Partisi ile CHP arasındaki görüşmeler alt düzeyde devam ediyor.

Ancak Millet İttifakı ile pazarlıkları bundan sonra çok daha sıkı olacaktır.

Daha önceden 2 bakanlık ve 5 milletvekiline hayır cevabı alan Memleket Partisi’nin şu anda 20 milletvekili istediği konuşuluyor.

Belki de seçime yaklaştığımız her gün bu sayı daha da artmaya devam edecekler.

Çünkü Millet İttifakı’nın seçimi kazanması için Muharrem İnce’ye ihtiyacı var.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Muharrem İnce’yi ziyareti bu yüzdendi zaten.

Ancak bu görüşmede ittifak konuşulmadı.

Madem amaç birlikte hareket etme fikriydi, neden ittifak hiç konuşulmadı?

Bu görüşmenin çokça sebepleri var.

Birincisi mahalle baskısı.

Yani CHP’nin tabanı Memleket Partisi ile ortaklıktan yana iken Kılıçdaroğlu ve kurmayları, İnce’yi sevmiyor ve istemiyor. Eğer görüşmeler tıkanırsa Kılıçdaroğlu, ‘’Görüştüm ama olmadı’’ diyerek tabanını ikna edecek.

(Bu arada Kılıçdaroğlu ile İnce arasındaki yoğun mücadelenin hala devam ettiğini söylememiz gerekiyor)

İkincisi CHP-HDP işbirliğinin bazı CHP’liler üzerinde huzursuzluk yaratması nedeniyle Memleket Partisi’nin alternatif olarak görülmesi ile Muharrem İnce’nin oylarının beklentilerin üzerine çıkması.

Kılıçdaroğlu ile İnce’nin anlaşamadığı bir başka nokta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iktidardan düşmesi gerektiği konusundaki düşünce farklılıkları.

Kılıçdaroğlu, ‘’Ne olursa olsun, yeter ki Erdoğan gitsin’’ derken İnce’nin aslında ‘’Erdoğan gitsin’’ diye bir derdi yok.

İnce, 14 Mayıs’tan sonra mecliste Memleket Partisi ile nasıl etkin bir muhalefet yaparım onun derdinde.

Daha açıkçası Muharrem İnce’nin olmadığı bir iktidarda ha Erdoğan olmuş ha Kılıçdaroğlu olmuş, onun için değişen bir yok.

Bir de Ekrem İmamoğlu’nu en güçlü aday olarak gören Millet İttifakı’nda, Cumhurbaşkanı ortak adayı Kılıçdaroğlu olduktan sonra endişeler artmaya başladı.

Muharrem İnce, Z Kuşağı üzerinde önemli bir sinerji yarattı.

Memeleket Partisi’nin üçüncü bir yol gösteriyor olmasından rahatsız olan Millet İttifakı ortakları da bu görüşmenin yapılmasından yana olduklarını Kılıçdaroğlu’na bildirdiler.

Kısacası Kılıçdaroğlu, hiç istemese de İnce ile görüşmek zorunda kaldı.

Bütün bunlara rağmen Kılıçdaroğlu da Cumhurbaşkanlığı seçimleri ikinci tura kalırsa Muharrem İnce’nin oylarının kendilerine geleceğini düşünerek sevmediği bir adama taviz vermek istemiyor.

Ancak hesap etmedikleri bir şey var.

Muharrem İnce ya Cumhur İttifakı ile bir ortaklık yaparsa?

İşte o zaman bütün hesapları alt-üst olur.

Peki, İnce böyle bir şey yapar mı?

Yazının başında da belirttiğim gibi İnce, ne kazanacağına bakar.

Bunun için de herşeyi yapar.

Peki Erdoğan, İnce’ye ortaklık teklif eder mi?

HÜDA-PAR’ı bile yanına alan Erdoğan, İnce’ye neden hayır desin.

Ancak İnce’nin ortaklık istekleri Devlet Bahçeli gibi ‘’Vatan-Millet-Sakarya’’ şeklinde olmaz.

Kopartabildiğini almak ister.

İnce, üç mü, beş mi bakanlık ister, Erdoğan verir mi, vermez mi, onu bilemem.

İnce, Cumhur İttifakı’na katılırsa tahmin edilen oy oranının en az yarısını kaybeder elbette. Ancak İnce’den gelecek yüzde 5 oy oranı bile Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçilmesi için yeterli olur.

İnce, hiçbir oluşuma katılmazsa bu seçimlerde iktidar olamayabilir ama sonraki seçimler için ciddi bir alternatif olarak ortaya çıkacaktır.

Bundan sonra Muharrem İnce kendi kaderini kendisi belirleyecek.

Türk Siyaseti için 24 saatin bile çok uzun bir süre olduğunu düşünecek olursak seçime kadar olabilecek hiçbir şeye sürpriz olarak bakmıyorum artık.

Ayrıca bir şeye daha dikkatinizi çekmek istiyorum.

Millet İttifakı’nda yer alan CHP hariç diğer tüm partiler sağ tabanı temsil ederken içlerinde bir tane bile sol parti yok.

Bence bunun bir anlamı olmalı.

Neden HDP dahil diğer sol partiler ittifaka girmeyip, dışarıdan destek veriyorlar.

Hem de hemen hemen hepsi CHP ile birlikte hareket edeceğini söylüyor.

Bu nasıl iştir?

Bu partilerin CHP’yi çok sevdiklerini kimse söyleyemez herhalde.

O zaman hedef nedir?

Acaba bu seçim sonrası için bir plan olabilir mi?

Bekleyip, görelim ama tarihe de bunu not düşmeyi ihmal etmeyelim.

Yorumlar 1
Kenan Sağlam 03 Nisan 2023 02:07

çok deoğru tespitler yapmışsınız Tahsin Bey. bütün bunların eşiğinde kim kazanır sizce? kazanan Millet İttifakı olursa ömrü uzun olur mu? AKP'nin HÜDAPAR ile ortaklığı hakkında ne düşüyorsunuz?

Yazarın Diğer Yazıları