Hırsızlık nedir?
Kendine ait olmayan bir malı sahibinden izinsiz alma veya bir nesneden menfaat temin etme işidir.
Birisi bir fırından ekmek çalsa hırsızlık olur mu?
Kesinlikle hırsızlıktır, hatta hapis cezası bile vardır.
Peki parasını tam ödediğimiz halde eksik gramajlı ekmek satanların yaptığı nedir?
Bence bu daha büyük hırsızlıktır.
Ancak toplumumuzda böyle midir?
Hayır.
Fakir çalınca hırsız, aşağılık bir mahluk oluyor ama zengin çalınca beyefendi olup itibar görüyor.
Hatta günümüzde birisi ne kadar çok çalarsa itibarı da o kadar artıyor maalesef.
Öyle değil mi Allah aşkına?
Ancak asıl suçun çalanlarda olduğunu düşünmüyorum.
Suç, çalan da değil, ona sesini çıkartmayan bizlerdedir.
Çokça hemşehrimiz fırıncı olduğu için hepsiyle diyaloglarım iyidir.
Ekmek tercihi konusunda hepsinin ortak önerisi tam buğday ekmeğidir.
Bu nedenle ben de mümkün olduğunca tam buğday ekmeği tercih ediyorum.
Geçen gün İzmit’in çok tanınmış bir fırınından ekmek almaya gittim.
Her zaman olduğu gibi tam buğday ekmeği istediğimde ikili yok, üçlü var, dedi.
Hafta sonu evde olmayacağım için kalan ekmeğin bayatlamaması için mümkün olduğunca küçük ekmek tercih ediyorum.
Ayrıca ekmeği üçlü ekmek olarak almak zorunda da değiliz.
Tam buğday ekmeğinin tekli üretilmemesini anlayabilirim ama ikili tam buğday ekmeğinin üretimemesini anlayamam.
Neden üçlü dışında tam buğday ekmeği fırınlarda bulunmuyor?
Çünkü fırıncılar, üçlü ekmekten çok daha fazla kar elde ediyorlar.
Üçlü aldığımız ve tüketemediğimiz ekmek de maalesef çöpe gidiyor.
Bu yüzden bana üçlü ekmeği almak zorunda bırakan fırıncılara ‘’Üçlü ekmeği mecburen alıyoruz ama hakkımı helal etmiyorum’’ diyorum.
Yine öyle yaptım ve ekmek almadan o fırından çıktım.
Bu olaydan sonra başka bir fırında çok daha beter bir olayla karşılaştım.
Sahiplerini tanıdığımız, sürekli alışveriş yaptığımız bir fırına gittim.
İkili tam buğday ekmeği sordum, o fırında da sadece üçlü tam buğday ekmeği vardı, yine almadım.
Yine ziyan olmasın diye daha düşük gramajlı bir ekmek almak için tezgaha baktım, kepek ekmeği rica ettim.
Küçücük bir kepek ekmeği için benden 16 lira isteyince ‘’Bu ekmeğin gramajı nedir de 16 lira fiyatı var’’ dedim.
Fırındaki tezgahtar ‘’330 gram kepek ekmeğinin fiyatı 16 lira’’ dedi.
Ben de kendisine ‘’Bu ekmek 330 gram olamaz, tartar mısın’’ dedim.
Ekmeği tarttığımızda 305 gram geldi. Bu ekmekte bir hata olabilir diye diğer kepek ekmekleri de tek tek tarttı.
Raflardaki diğer kepek ekmeklerin hepsi de 305 gram geldi.
Yani İzmit’in anlı şanlı o fırınında düşük gramajlı ekmekler satılıyor.
Dediğim gibi fırıncıların çoğu tanıdığımız olduğu için bu fırının sahibini de aradım, durumu söyledim.
Ancak aynı durumla bir daha karşılaşırsam fırının adını da yazacağım.
Elbette bir gazeteci olarak topluma karşı sorumluluklarımız var.
Ancak bu işi takip etmesi gereken belediyelerin zabıtaları ne iş yapar?
Neden fırınları denetlemez?
Neden gramajlara dikkat etmezler?
Eksik gramajlı ekmek satana da onları denetlemeyenlere de yazıklar olsun.
KALİTELİ EKMEK İZMİT HALKININ HAKKI DEĞİL Mİ?
Bu yazıyı yazarken şu anda İstanbul Bostancı’dayım.
Pazar kahvaltımız için gelen ekmek o kadar güzeldi ki, inanın İzmit’te yediğimiz ekmekler için çok hayıflandım.
Bize İzmit’te ekmek yerine hamur yediriyorlar.
3 gün önce de Bolu Göynük’teydim.
Orda da gerçek ekmeğin tadını almıştım.
Maalesef kentin kaderi olsa gerek İzmit’teki fırıncıların çoğu kaliteli ekmek çıkartmıyorlar.
İzmit’te bu işi hakkı ile yapan fırınlar da var, iyilere lafım yok, onlar baş tacı ama çoğunluğu maalesef bu işi gereği gibi yapmıyor.
Kocaeli’de 210 gram beyaz ekmek şu anda 8 lira ama kısa bir süre sonra ekmeğe zam gelecek, bütün ekmek çeşitleri zamlanacak.
Fırıncı istediği zaman istediği zammı alacak ama İzmit halkın ne zaman kaliteli ekmek yiyecek, onu merak ediyorum.
Yoksa kaliteli ekmek İzmit halkının hakkı değil mi?
Söyleyin de bilelim.
Kaliteyi artırmanın yüksek fiyatlı ekmeğin önüne geçmenin tek yolu var.
Yarın da bunu konuşalım…
KURAN-I KERİM’DEN BİR AYET:
Mutaffifîn Suresi 1. Ayet: ''Eksik ölçüp tartanların vay haline!''
